ANCİENT CITY
OF DASKYLEION ANTİK KENTİ
İKİNCİ BÖLÜM
Hellenistik
kalıntılar bu dönemde Daskyleion’un halen önemli bir merkez olduğunu
göstermektedir. Özellikle İncili Duvar olarak adlandırılan teras-sur duvarı
Hellenistik Dönem’e ait en dikkat çekici mimari kalıntılardan biridir. Duvarın
yapımı esnasında, üzerinde inci dizileri bulunan ve aslında daha önceki
dönemlere ait olan devşirme mimari blokların kullanılmış olması nedeniyle
duvara İncili Duvar adı verilmiştir.
İ.Ö. 2.
Yy’dan sonra Daskyleion’da yerleşim zayıflamıştır. Roma Döneminde höyüğün
çevresinde çiftliklerin kurulduğu bilinmektedir. Ortaçağ’da ise Hisartepe’de
bugün yer yer surları ve kuleleri takip edilebilen bir Bizans Kalesi inşa
edilmiştir. Kalenin yapımında höyükteki daha erken yapılardan alınan mimari
blokların kullanıldığı anlaşılmaktadır.
Hellenistic
remains indicate that Daskyleion was stil an important center during this
period. Especially the terrace-fortification wall, named as the Pearly Wall, is
one of the most remarkable architectural remains of the Hellenistic Period.
During its construction, it was called the Pearl Wall because of the use of
reused architectural blocks with pearl strings from earlier periods.
After the 2nd
century BC, the settlement in Daskyleion weakened. İt is known that during the
Roman period farms were built around the mound. In the Midlle Ages, a Byzantine
castle was built in Hisartepe, where the walls and towers can be traced today.
It is understood that the architectural blocks taken from the earlier
structures were used in the construction of the castle.
Lydia
uygarlığına ait yerleşim kalıntılarının, Hisartepe’nin en tepesinde , yani
yerleşimlerin merkezinde, “Kült Yolu” olarak adlandırdığımız alanda
yoğunlaştığı anlaşılmaktadır. Akhaemenid Evre’nin hemen altında yer alan Lydia
tabakaları özellikle son yıllarda çok önemli buluntular vermiştir. Akhaemenid
Dönem’e ait “Üç Odalı Yapı”nın C Mekanı’nın alt tabakalarında iki kere yangın
geçirmiş ve bir bölümü mutfak olarak kullanılmış mekanlar ile karşılaşılmıştır.
İ. Ö. Yaklaşık 540’lı yıllara tarihlenen yangın tabakası içinden, olasılıkla
dinsel bir sahneyi betimleyen değerli maden figürler ele geçmiştir. “Kült Yolu”
olarak adlandırılan bu yol ateş kültüyle ilgili törenlerin yapıldığı kutsal bir
yol olduğu şeklinde yorumlanmaktadır. Son yıllardaki kazılar sonucunda
Hisartepe’nin doğu yamacında yer alan kare planlı yapıyı ortaya çıkarmak ve
tabakalanmayı görebilmek amacıyla yapılan çalışmalarda Daskyleion ‘da bugüne
kadar ele geçen en yüksek korunmuş duvar ortaya çıkarılmıştır.
It is
understood thatt the settlement remains belonging to the Lydian civilisation
are concentrated on the top of Hisartepe, in the center of the settlements, in
the area we call “Cult Road”. The Lydian strata, located just below the
Achaemenid phase, have yielded significant finds, especially in recent years.
In the lower levels of Room C of the ThreRoomed Structure ait belonging to the
Achaemenid Period, two fires had been experienced and spaces have been
discovered, some parts of which has been used as kitchen oil. Precious metal
figures, probably depicting a religious scene, were recovered from the fire
layer dating back to the 540s. This road, which is called Cult Road, is
interpreted as a sacred road where ceremonies about fire cult are held. As a
result of the excavations carried out in order to reveal the square structure
on the eastern slope of Hisartepe and to see the stratification in recent years
, the highest preserved wall uncovered in Daskyleion has been unearthed during
the excavations.
1952 yılında
Kurt Bittel tarafından Hisartepe üzerinde yer aldığı saptanan Daskyeion’da ilk
arkeolojik kazılar, bir yıl sonra Ekrem Akurgal tarafından başlatılmış ve
1959yılına kadar da devam etmiştir. Bu ilk dönem kazılarında ele geçen
Greko-Pers kabartmaları ve bullalar, Daskyleion’ın bir Akhaemenid Dönem
satraplık (valilik) merkezi olduğuna dair en önemli kanıtları oluşturmaktadır.
28 yıllık bir aradan sonra 1988 yılında Prof. Dr. Tomris Bakır tarafından
yeniden başlatılan kazılar 2008 yılına kadar kesintisiz devam etmiştir. Bu
ikinci dönem kazılarında ise Daskyleion’da Akhaemenidler’in yanı sıra Phryg ve
Lyd kültürlerinin de varlığına işaret eden önemli yapı kalıntıları ve eserler
ortaya çıkarılmıştır. 2009yılında Doç. Dr. Kaan İren tarafından devralınan
Daskyleion kazıları halen O”nun başkanlığında yürütülmektedir.
The first archaeological
excavations at Daskyleion, which was discovered bey Kurt Bittel in 1952, were
initiated by Ekrem Akurgal a year later and continued until 1959. The
Greco-Persian reliefs and bulls uncovered in these early excavations constitue
the most important evidence that Daskyleion was an Achaemenid period satrap
center. After a break of 28 years in 1988, excavations were started by Prof.
Dr. Tomris Bakır and continued uninterrupted until 2008. During the second
period excavations, important building remains and artifacts indicating the
presence of the Phrygian and Lydian cultures were uncovered in Daskyleion as
well as the Archaemenids. In 2009 The Daskyleion excavations were taken over by
Assoc. Dr. Kaan Iren anda re stil being conducted under his direction.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder